Geçtiğimiz yıl çıkan Perakende Ticaretin Düzenlenmesi  Hakkında Kanun ile bakkal esnafına pozitif ayrımcılık beklediklerini ancak beklentilerinin karşılanmadığını belirten
İzmir Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Emin Bağcı, “Kanun yönetmeliklerle biraz daha düzeltilebilirse esnafımız bir nebze olsun nefes alabilir” dedi

07 Nisan 2016 Perşembe
 

İzmir Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Emin Bağcı, Yenigün TV ekranlarında yayınlanan Yusuf Vangöl'ün hazırlayıp sunduğu 'Ege Gıda' isimli programın konuğu oldu ve önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Bağcı, geçtiğimiz yıl çıkan Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un bakkal esnafını kucaklamadığını ifade ederek, “Yasanın içeriğinde küçük esnafa ayrımcılık yapacak doğru dürüst bir şey yok. Küçük esnafı kucaklayan bir kanun değil. Büyük alışveriş merkezlerinin kendi aralarındaki ilişkileri düzenleyen bir kanun görünümünde. Bu tür yasalar çıkarken esnaf ve sanatkarın mutlaka temsil edilmesi gerekiyor. Kanundaki bazı maddelerin sadece yazıda kaldığını görüyorum. Bakkal esnafı haksız rekabet ile karşı karşıya kalıyor Büyük marketler daha ucuza mal satıyormuş gibi bir görüntü oluşturuluyor. Bakkallarımız zaten kaliteli ve ucuz mal satıyor. Bakkal bilmediği şeyi, başkasına yedirmeyen esnaftır. Herkes bakkal amcaların şekerleri ile büyüdü. Bu kültürün yok olmaması, kültürün daha ilerilere götürülmesi için bir yasa bekliyorduk. Bakkal esnafına pozitif ayrımcılık bekledik. Ama maalesef beklediğimiz gibi olmadı. Bakkal esnafının desteklenmesi gerekiyor. Bu mesleklerin yok olması değil yaşaması lazım. Diyoruz ki, büyük balık küçük balığı yutmasın, ikisi beraber mutlu bir şekilde yaşasın” diye konuştu.

Küçük esnafı kucaklamıyor

29 Ocak 2015 tarihinde çıkan 'Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun' ihtiyaçlarınıza cevap verdi mi?

Bu kanunun çıkmasını 20 yıldır bekliyorduk ve nihayet çıktı. Hiç kanunu olmayan bir sektör olarak, en kötü kanun kanunsuzluktan iyidir diye düşünüyoruz. Ancak bu yasa tasarısı nasıl bir şey getirdi diye sorarsanız, bu noktada çok sıkıntımız var. İçeriğinde küçük esnafa ayrımcılık yapacak doğru dürüst bir şey yok. Küçük esnafı kucaklayan bir kanun değil. Büyük alışveriş merkezlerinin kendi aralarındaki ilişkileri düzenleyen bir kanun görünümünde. Bu tür yasalar çıkarken esnaf ve sanatkarın mutlaka temsil edilmesi gerekiyor. Kanundaki bazı maddelerin sadece yazıda kaldığını görüyorum. Bakkal esnafı haksız rekabet ile karşı karşıya kalıyor.

Büyük marketler daha ucuza mal satıyormuş gibi bir görüntü oluşturuluyor. Bakkallarımız zaten kaliteli ve ucuz mal satıyor. Bakkal bilmediği şeyi, başkasına yedirmeyen esnaftır. Herkes bakkal amcaların şekerleri ile büyüdü. Bu kültürün yok olmaması, kültürün daha ilerlere götürülmesi için bir yasa bekliyorduk. Bakkal esnafına pozitif ayrımcılık bekledik. Ama maalesef beklediğimiz gibi olmadı. Kanun yönetmeliklerle biraz daha düzeltilebilirse esnafımız bir nebze olsun nefes alabilir.

Alkol ve tütün mamulleri satan esnaf ne gibi sorunlar yaşıyor?

Bakkal esnafımız alkol ve tütün mamulleri satıp satmamakta tereddüt yaşıyor. TAPDK ruhsatı olmayan alkol ve tütün ürünleri satamaz. Bunun cezaları çok ağır. Esnafımız bu konuda üzerinde bir baskı hissediyor. Fabrikalar, imalatçılar ve dağıtıcılar üzerinde bu tip bir baskı yok. Bakkal esnafımızın üzerine sürekli yeni vergiler bindiriliyor. Bu zorlaştırmalarla birlikte kaçak alkol ve sigaraya zemin hazırlanıyor. Maalesef merdivenaltı üretim artıyor. Yasal yerleri kapatırsanız kaçağı teşvik etmiş olursunuz. ÖTV'ler çok ağır.

Ruhsat yerine oda faaliyet belgesi

“Ruhsat yerine oda faaliyet belgesi” istensin öneriniz var. Bunu biraz açar mısınız?

İşletmeleri ruhsatla takip etmeye çalışıyorlar. Bu takibi esnaf odalarından daha iyi hiçbir kurum yapamaz. Gereken belgeleri esnaf odaları versin diyoruz. Ama bu talebimiz farklı yorumlara yol açıyor. Odalar rant peşinde, aidat alma peşinde diye bir algı yaratıyorlar. Dolayısıyla küçük esnaf sürekli aşağıya çekiliyor. Dediğim gibi yüksek vergiler esnafın belini büküyor.

Biz bürokrasiyi kaldırcağız derken, bürokrasiyi zorlaştırıyoruz. Bunları aşmanın en kolay yolu esnaf odalarından belge istemektir. Esnafımızın kepenk kapatması işsizlik oranlarını artıracaktır. Bugün hükümetin hiçbir teşviğinden faydalanamayan bakkal esnafı istihdama katkı koyuyor. Bakkal esnafının desteklenmesi gerekiyor. Bu mesleklerin yok olması değil yaşaması lazım. Diyoruz ki, büyük balık küçük balığı yutmasın, ikisi beraber mutlu bir şekilde yaşasın.

Her gün sahadayız

İzmir Bakkallar ve Bayiler Odası tarafından 2009 yılında kurulan İZBAKBAY'ı sizden dinleyebilir miyiz?

Öncelikle bakkalda satılan ürünleri tedarik eden bir şirket kurmayı hedefledik. Daha ucuz daha kaliteli malları esnafımız buradan bulabilsin istedik. Bunlar büyük sermayeler istiyor ama biz küçük sermayelerle bu işe giriştik. 2009 yılında tek mağaza ile yola çıktık. Bugün 4 mağazamız var. Esnafımız dilediği her şeyi buradan temin edebiliyor. Mamuller İZBAKBAY ve Bakkallar Odası'nın garantisi altında. Oradan aldığınız ürünün kalitesini sorgulayamazsınız. Çünkü sattığımız ürünün sonuna kadar arkasındayız. Her türlü iade sağlanabiliyor. En önemlisi esnafımızın vakit kaybı olmuyor. Satışlarımızı mağazamızdan gerçekleştiriyoruz. Biz her gün sahadayız ve esnafımızla iç içeyiz.

1500 esnafa hijyen eğitimi

Şu anda 4100 üyemiz mevcut. Üyelerimizin hijyen eğitimini en az bir kez alması şart. 8 saatlik bir hijyen eğitimi veriyoruz. Şu ana kadar 1500 esnafımıza hijyen eğitimi verdik. Hijyen eğitimlerimiz devam ediyor. Katılamayan esnaflarımızı bir sonraki hijyen eğitimine mutlaka çağırıyoruz. Artık bu eğitimi almamış kişilere dükkan açma izninin verilmediğini vurgulamak istiyorum. Dolayısıyla esnafımızın bu eğitimlere çok dikkat etmesi gerekiyor. Verdiğimiz eğitim gerçekten çok faydalı.

Doğukan Fikri FİDAN

KAYNAK :